Kitap yazma hevesi bulunan çok insan var. Bunların ancak bir kısmı kendilerinde kitap yazma cesaretini bulabiliyor. Bu kişilerin arasından da Türkiye çapında her yıl parmakla sayılacak kadar az yazar adayı bir yayınevi ile sözleşme yapma aşamasına gelebiliyor. Geriye kalanların bir kısmı kitaplarını ücretli bastırma yoluna giderken, bir kısmı da bu sevdadan vaz geçiyor. İnsan, bir kitabı yazmayı bitirdiğinde, o onun gözünde o kadar kusursuz, güzel ve değerli bir eser oluyor ki, bütün yayınevlerinin onun kitabını basmak için birbirleriyle yarışacağı düşüncesine kapılıyor. Bu kadar ileri gitmese de, kitabını bastırmakta ve yayınevi bulmakta sorun yaşamayacağı düşüncesinde oluyor.

Mesele şu ki, hem yazar, hem yayınevi, hem dağıtımcı, hem kitapçı bu işten para kazanmak zorunda. Bu yüzden de yayınevleri büyük oranda çok satacağını öngördükleri kitapları basma yoluna gidiyorlar. Piyasada pek çok kitap bulunuyor, sizinkinin sağlayacağı katkı ne olacak? Hangi açılardan öne çıkacak? Çok satan eserlerle aynı kulvarda koşabilecek mi? Bunlar önemli sorular. Yayınevlerinin yazarlardan ve yazar adaylarından beklentilerini öğrenmek bir avantajdır.

Bir eseri yazmaya karar verdiğiniz anla, oturup onu yazmaya başladığınız an arasındaki zamanda yapılması gereken birçok şey vardır. Bunların başında planlama gelir. Yazmaya başlamadan önce düşünmeniz gereken şeyler de vardır. Mesela hedef kitleniz nedir? Metin içeriği bu hedef kitleye uygun mudur? Peki ya türü ne olacaktır? İçerik türe uygun mudur? Metnin konusunu daraltmalı mısınız, yoksa genişletmeli mi? Konuyla ilgili araştırma için size gereken kaynaklar neler ve bunları temin, okuma, metne dönüştürme süreciniz ne kadar olacaktır? Kitap yazma aşamalarınız nelerdir?

Bunun gibi pek çok sorunun masaya yatırıldığı bir danışmanlık hizmetinde, siz de aklınızdaki soruları yöneltebilir, merak ettiklerinizi öğrenebilirsiniz.

Danışmanlık hizmeti almak için iletişime geçebilirsiniz: sibel@sibelatam.com.tr