Usta yazar Anne Rice’ın Vampir Günlükleri serisinin dokuzuncu kitabı olan Blackwood Çiftliği bu sefer biraz farklı bir konuyu ele alıyor. Serinin yeni karakteri Tarquin Blackwood’un hikâyesini okuyoruz. Herkesin bildiği ismiyle Quinn, bebekliğinden beri başına musallat olmuş Goblin adında bir hayaletten kurtulmak istemektedir.
Onu kan emiciye dönüştüren vampir, bu sayede hayaletleri görmekten kurtulacağını söylemiş ancak böyle bir şey gerçekleşmemiş. Goblin’in daha saldırgan hale gelip Quinn’in içtiği kurban kanlarını ona saldırarak içmeye başlaması ve bu esnada büyük acılar yaşatmasıyla, Quinn artık bir zamanlar en yakın dostu, tek arkadaşı olarak gördüğü ve içten içe derin bir sevgiyle bağlandığı Goblin’den kurtulması gerektiğini anlar, çünkü hala bir ölümlü hayatı sürdürdüğü için sevdiklerine zarar vereceği endişesi taşımaktadır. Bunun yanı sıra vampir kanı içen bu hayaletin zamanla çok daha güçlenerek, bir zamanlar Kutsal Ebeveynler’in de başına geldiği gibi yeni bir tür vampir soyu yaratmasından korkmaktadır.
Bu sebeple yasak olduğu halde Lestat’tan yardım istemek için New Orleans’a gider. Bu uğurda Lestat tarafından öldürülmeyi göze alan Quinn, başka çıkar yol görmemektedir. Ancak yazdığı mektubu Lestat’ın evine bırakmak için gittiğinde onu bir sürpriz beklemektedir…
Kitap, Quinn’in Lestat’a yazdığı mektupla başlıyor. Hala çeviri aşamasında olan kitap okuyucularına farklı, hafif gerilim içeren bir hikâye sunuyor. Ben de zevkle çeviriyorum. Yayın aşamasında olduğunda kitapla ilgili daha fazla bilgi vereceğim. Kısa sürede sizinle tekrar bu kitapta buluşmak dileğiyle.
Sevgiyle kalın.
Copyright secured by Digiprove © 2017 Sibel ATAM